26 Şubat 2013 Salı

bi susun!!

kadınlar olarak bazen ne kadar çok konuşuyoruz yaa
(ben diil, siz! demokratik görünsün diye öyle yazdım!)
fiziki olarak beyin yıkayacak ortam bulamayınca da sosyal medyada susmuyoruz.
(demokrasi devam ama halbuki yine siz)
sürekli sosyal mesaj, sürekli sosyal mesaj.
ama bi susun yaa
(evet artık baya siz)
valla silicem bak!!

sürekli fikirlerini zorla empoze etmek niye?
en önemlisi de niye benim newsfeed'imi kitliosunuz?
zaten facebook ve twitter'a günde 10 dk bakıyorum, bunun 8 dakikası da ulusa seslenişleri scroll down etmekle geçiyo.
atilla taş'ın deyimiyle gerçekten I don't care'ımda bile değil!
git blog aç, psikoloğa git, ders ver, topless bir şekilde berlusconi'ye doğru koş, bişey yap, tepkini oralarda göster, gönlünce ulusa seslen.

sizlere alternatif önerilerim:
*kendinize ait websitesi açabilirsiniz, beğenen girer bakar.
*blog açabilirsiniz, yine beğenen girer bakar.
*facebook'ta sayfa açabilirsiniz-böylece sadece like eden kitleyi ayrıştırıp, onların newsfeed'inde görünebilirsiniz.

gerçekten orada yazı için bir alan açılması, gönlümüzce saçmalayalım diye değil.
kutucuğa bakın: What's going on, ....? diyor.
Yani primitif bir ingilizceyle de anlayabileceğimiz gibi; nasılsın, iyi misin, hayatında neler oluyor, anneye babaya çok selam falan diyor.

peki o zaman bu kadar naif bir kutucuktan bana niye ayar veriosunuz?

ben zaten birilerinden yardım istesem ya da merak etsem uzmanlara danışırım dimi?
cevap veriyorum: EVET

gerçekten bazen kadınların kromozom yapısı olarak mutlaka 8-5 çalışması gerektiğini düşünüyorum, yoksa etrafa sarıyo çok fena.
bana da olmuştu bir kere 2006'da
ama o zamanlar sosyal medya bu noktada değildi, buralar falan hep dutluktu.
ben de sevgili abim ME'ye sarmıştım.
O zamanlar birlikte yaşıyorduk ve günde 10 kere arayıp eve kaçta geliceksin diye soruyordum; tövbe tanrıma, evlerimizden ırak.

boğmayın beni.
yaklaşmayın ateş ederim.